Wikipedia

Arama sonuçları

Bu Blogda Ara

25 Ocak 2016 Pazartesi

Sayfaların ıssızlığı...


Bu bir sayfanın ıssızlığı sanki,hüznün gerisinde kalan bütün duygulara inat sahte kelimelerle doldurulmuş her satır.Yokluğun verdiği bir duygusallık belki de sadece göz yaşlarının anlayacağı bir şey.
Bir masalın sonları kadar karmaşık bu karanlık orman,bir güneş gibi parlak yüzü,bir fasulyeden çıkmıştır belkide bu öyküler,hepsi sayfalarda...

Yazmaya kalkınca bir kucak açıyor sayfalar,silmeye çalışınca yağmur gibi hafifleşiyor satırlar,kaçmak yok ,yok olmaktan,sadece bir sayfaya eşlik etmek var engin yazı okyanusun da.
Zar zor almışken bir kalem parçasını sineme,bırakmak yok sayfaları başıboş.

Aslında bir kaybedişin habercisi bütün kaybolmuşlar,asrın bütün ışıkları açıkken kaybolan her saniyeye meşale yakmak sadece bir dikkatsizlik bence,uzun uzun düşünmekte bir ölüm...

Çok çeşitli bir hayat değil bu sadece kafası karışmış son saniyeler,yürüye yürüye derman kalmayan ayaklardan son haykırış uçsuz bucaksız yollara.Az çok demeden kabul eden bütün evlere bütün kucaklara bir selam bu varoluş.

Bazen diye başlayan bütün cümlelere bir kesinlik kazandırmak yada bu zahiyat,bu bir hikayenin son buluşu.
Derin uzayın içinde bir yere sahip olamamak gibi bir çaresizlik ve ortada kalmışlık bu sayfalara yazmamak.
Kaybettiğin her ümide bir göz yaşı bu sonbaharın yağmur damaları,bir baharın habercisi yada...

Mazlumiyet derslerinin kaybediş etütleri acılar deresinde,ne acıklı bir sayfaymış bunlar,sürekli dert tasa içinde kayboluyor bütün kelimeler.
Aslında işin aslı yazdıkça çoğalıyor mutluluklar,kaçarsan kaybedersin satırlarda,satırlarca yazarsın sonra.

Bu sayfalar üzgün bütün gidenlere ve ortak aslında bütün yürekten sevenlere,kızgınlığı anlaşılmayanları terk edenlere.
Bütün derdi çıkar olan bütün sevmeyenlere bu acılı satırlar ve üzün satırlar...

Sayfaların ıssızlığı bu bütün aklıma gelen haykırışlar,kendimi ifade edebildiğim tek yer bu sessiz sayfalar.
Bu sayfalarda buldum bütün hikayemi,bütün dünyayı sığdırdım hatta,sadece bir gül eksikti bu hayat bahçesinde,kırmızı ve beyazı temsil eden iki kurdele bileğimde,bu zamanda bütün sırlarım sadece sayfalar üzerinde,sanki kimse okumasın diye kapatıyorum her defasında hayal gücümün kapısını,ben korkununda korkusunu yazdım bu satırlara...,

Az bir vakit kaldı bana bunca yılımda, az bir çay bardağımda,ardından bir çakmak ve yarım bir sigara,bu sayfaların başında,bütün geceler gibi bu gecede uzun aslında...

Kasten yaktığım bir evin çatısında,beyzın üzerine çizilmiş siyah bir boya ve sarı bir çanta,sakın ola uzaklarda arama bu anlattıklarımın hepsi sayfalarda burası sayfaların ıssızlığı...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Ki Sen

Kalbim sıkışık bu koca evrende,içimde tutamadım artık, yazmak istediğim için doldurdum keselere mürekkepleri,durmadan yazmak için çabaladım....