Wikipedia

Arama sonuçları

Bu Blogda Ara

17 Eylül 2018 Pazartesi

Sormadın Nefesime

Sormadın giderken nefesime hiç,acaba dayanır mı ciğersiz yaşamaya diye.
Yormadın severken hiç çünkü sevmedin beni ve kalbimi ayrı ayrı,asılı kaldım tırnak ile ayırdığım cümlelerde.

Ölümsüzlük olsa gerek kendimde gördüğüm rüyalar,uykularımı hesaba katmazsak aslında hiç mutlu değilim geceleri,yalnızlık aslında bu bendeki sevimsizlik hissi,sevilmemek gibi geliyor birazda,yok olmak gibi aslında.

Sormadın giderken hiç ellerime,mutsuzluğu tutmak zorunda bıraktın her gün onları,onsuz olmak diye başladığında söze,bütün dünya sussun istedim ve tutsun ellerim sensiz diye geçen bütün şiirleri.

Ölmemek bence bu bana olan,hiç ölememek gibi ama aslında her an nefesini hissetmekten vaz geçmek,birazda hapis kalmak ölümün kollarında ölümsüz olduğu halde sevgim,sensiz diye geçen bütün ölümsüz eserleri öldürmek.

Sormadın severken beni hiç,kalbimi bu işe alet etmeden önce sormalıydın bütün bir toz tanesine,bir kaç şiir okumalıydın yada.
Ağaç dallarına bile danışabilirdin benim için,yeşil gözleri olanlar yılanlar bile söylerdi nasıl seveceğimi,nasıl sen olacağımı anlatırdı bütün yeşil şeyler.Bütün bir alem seni mi yarım bıraktı ?

Gidiyorum diyemiyorum ben,gidebilsem zaten hiç olmazdı gözlerim,hiç susmazdım gece gündüz,yıldızlara  anlattığım her şey ortaya çıkardı ve sen ağlardın.
Ben ağladım çünkü sen gidince yada daha doğrusu beni öldürünce,cesedimin yanında gece gündüz ağladım,ağladım ve sel 'oldum' sen olmadan hemen önce...

Sorma artık beni,ben yirmi beş yılı da alıp çocukluğuma gidiyorum...

Ki Sen

Kalbim sıkışık bu koca evrende,içimde tutamadım artık, yazmak istediğim için doldurdum keselere mürekkepleri,durmadan yazmak için çabaladım....